Mimar Sinan Selimiye camiinin minaresini itina ile inci gibi
yapmış ve sonlandırmak üzeredir.
Akşam olmuş herkes paydos edecek, biri minarenin önünde
durmuş hareketsiz minareye bakarmış
Bunu fark eden Mimar Sinan adamın yanına yaklaşıp sormuş.
Sen böyle saatlerdir nereye bakıyorsun be adam, der ve adamın sarhoş olduğunu anlar.
Sarhoş adam keskin ve net sesle, bu minare yamuk olmuş der.
Çalışanlar gülmek istese de Sinan’ın yanında ses edememişler.
Mimar Sinan büyük olduğu kadar akıllı bir insanmış
Adamlarına hemen büyük bir halat bulup minareye sıkıca bağlamalarını söyler.
Halat bağlanır bir ucu sarhoş adamın eline verir ve der ki .Çek bakalım halatın ucundan da düzelsin der sarhoş adam asılır asılır bir ara yorulur, halatın ucunu bırakır.
Sinan adamın yanına gider der ki. bak bakalım minare düzelmiş mi der
Sarhoş bakar bakar ha şimdi düz gözüktü der ve gider
Mimar Sinan’ın yanındaki insanlar bu sarhoş insanla bu kadar neye uğraştın biz olsak kovardık derler.
Sinan bakın, ben bunu kovsaydım, gittiği her yerde minarenin eğriliğini anlatıp fitne üretecek dedikodu bitmeyecekti.
Şimdi bu meyhaneye gidecek Selimiye’nin minaresi eğriydi, ben gördüm, halatla düzelttim diye anlatacak anlattıkça da dinleyenler ona gülecek bu laf meyhanede kalacak bu konuda kapanacak demiş.
Hikaye de olsa, ibret alınacak, hisse kapılacak çok şey var,tabi almak isteyene...