Temel uçağa binerken merdivende bir bakmış önünde Sharon Stone haltetmiş bir dilber..
Muhteşem de bir mini..
Temel içini çekerken bir bakmış, yeri dilberin tam yanı..
Oturmuşlar.. Uçak havalanmış. Dilber çantasına uzanmış.
İçinden bir bulmaca dergisi, bir kurşun kalem çıkarmış.
Başlamış çapraz bulmacayı çözmeye..
Temel heveslenmiş..
"Şimdi bir yerde takılır, bana sorar, böylece muhabbete başlarız" diye..
Beş dakika geçmeden dilber Temel'e dönmüş, gerçekten..
Kısık, seksi bir sesle sormuş: "Beş harfli bir kelime. Sonu arak..
Başına bir harf koyarsanız kadınların en sevdiği alet olurmuş, biliyor musunuz?" diye..
"Aman Tanrım" demiş Temel, Amerikan filmlerindeki gibi..
"Aman Tanrım.. Bu güzel kadına o kelimeyi nasıl söylerim ben..
Mutlak bir başka kelime olmalı.." Başlamış düşünmeye..
Beş dakika sonra jeton "Dank" diye düşmüş.. Kadına dönmüş:
"Tarak olabilir mi, hanımefendi?..
Tarak!.." "Harikasınız" demiş dilber..
"Silginiz var mı acaba?
|